11 Kasım 2013 Pazartesi

çok olmadan

'Eskiden yazdıklarını gördüm geçen gün, neden devam etmiyorsun?'
Bu sorunun nedeni üzerine harcadıgım iki günün sonunda bulabilmiştim bazı ifadeleri. Bir yığın nedeni vardı, ya da hepsi birer bahane. Düşündüklerimi paylaşma olayından sesimi çektiğim gibi elimi de çekmiştim, basitti. Bunun da bi nedeni yoktu mesela, daha az kitap okuyusumla ilgili belki, ya da iş hayatı bilemiyorum, bildiğim tek şeyin artık uzun cümleler kurmanın çok yorucu, hatta sıkıcı geldiği. Dinlediğim müzikler için yazardım hep, ama dinlediklerimi o denli konustum ki, herhangi bir başka kişinin bilmesine gerek yokmuş gibiydi.

İstanbul'a yerlesmeden önce yaptıgım gibi, 'yeniden' dediğim baska olan bir sürecin icinde hissediyorum. Bu kez 'daha' ya da 'iyi ki' dediklerimle. Annem dün eksiksiz bir şekilde 'sen küçükken hep boyunu geçen yerlerde yüzmek isterdin, iyi ki kontrollü olmayı öğretebilmişiz' dedi. Annemin hakkımda bilmediğine emin oldugum bir sürü sey varken, dısardan nasıl göründüğü çok gerçekçi gelmese de uyumadan önce üzerine düşünmem gereken bi cümle oldu. O yüzden sanırım, çok önceden kapattıgım 'bişeyler yazayım da dışarda çenem düşmesin' temalı bi sayfayı 'yeni' cümleleriyle aktif hale getirmek istedim. Sözlükten bile çekilmiş biri olarak, bazen birseyler karalamak güzel gelebilir gibi düşünüyorum.

Hoş hazırlandıgım zor bir sınav, hızlıca okumaya döndüğüm bir yıgın kitap, düzenli yapmaya calıstıgım spor, çok gerisinden geldiğim ve yavaştan bağlanmayı başardığım birikmiş sezonlarca dizi varken pek sürdürebileceğim bir seymis gibi gelmiyor. Ama gün içersinde yaşadıgım 'kafa' yorgunluguna birebir geleceği zamanlar olacaktır. Belki burdan, saçma sapan taleplerle gelenlere küfür bile edebilirim, fena fikir de değil. Neyse. Bir de yavaştan spotify'a taşıdığım playlistlerim var tabi, bu ara vakit buldukça o işi yapar vaziyetteyim, başlı başına uzunca bir iş çünkü. Neyse ki hobiden farksız.

Kendimi yeniden kazandığım, affettikçe özgürleştiğim, sevdiğim herşeyi yeniden sevmeye başladığım, önem derecelendirmesini tamamen içimden geçenlere göre düzenlediğim, önüne bakmaktan korkan insanlar gördükçe daha cesur oldugum koca bir yılı geride bıraktım. Üstelik daha önceki süreçte olan biten herşeyi büyük bir huzurla oldugu yerde bırakıp yeniden kendimi bulmam için yoluma çıkan şeyi çok sevdim. Ayak uydurmaya çalıştıgınız tek şeyin biriktirdiğiniz müzikler tadında olduğunu bildiğinizde, herşey lezzetli geliyor. Aslında hepsi bu. Olan ya da olmayan şeylerle ilgili yukardaki ile inatlaşmayacağıma, şansımın üzerine gitmeyeceğime yemin edeli neredeyse iki yıl olduğundan, hiç bir neden-sonuç aramadan sıyrılabiliyorum meselelerden. Çünkü başımı yukarı kaldırdığımda gökyüzü çok güzel geliyor. Aslında net olan bi'sey var, izmir'den geldiği halde istanbul'u sevebilen biri, herşeyi yeniden yapabilir, her düzeni baştan kurabilir.
Gerçekten.

Evet ilk post için fazla uzadı, arkadan yürüyen şarkıyı ilan edip, kaçalım.
http://www.youtube.com/watch?v=90Cf3q-IYUQ